
Şeyh Ahmet Yasin, Filistin direniş hareketi Hamas’ın kurucusu ve manevi lideri olarak
tanınmaktadır. 1937 yılında Filistin’in Askalon şehrinde doğan Yasin, genç yaşlarından itibaren
Filistin davasına derin bir bağlılık göstermiştir. Yoksul bir ailede büyüyen Yasin, 1948’deki Nakba
(Büyük Felaket) sonrası ailesiyle birlikte Gazze’ye göç etmek zorunda kalmış ve bu dönemde
Filistin halkının maruz kaldığı zulmü ilk elden yaşamıştır.
Ahmet Yasin, çocukluk yıllarında geçirdiği bir kaza sonucu boyundan aşağısı felçli kalmış,
hayatının geri kalanını tekerlekli sandalyede geçirmek zorunda olmuştur. Fiziksel engellerine
rağmen, Yasin’in entelektüel ve manevi gücü, Filistin halkına rehberlik etmeye devam etmesini
sağlamıştır. Eğitimine büyük önem veren Yasin, Gazze İslam Üniversitesi’nde eğitim aldıktan sonra
öğretmen olarak çalışmış, genç nesillerin Filistin davasına olan bağlılıklarını artırmak için çaba sarf
etmiştir.
1987 yılında İntifada’nın patlak vermesiyle birlikte Şeyh Ahmet Yasin, Hamas’ın kuruluşuna
öncülük etmiştir. Hamas, başlangıçta bir sosyal yardım hareketi olarak faaliyet göstermiş olsa da,
kısa sürede İsrail’e karşı silahlı direnişin merkezine yerleşmiş ve Yasin, bu hareketin manevi lideri
olarak halkına cesaret vermiştir. İslam’a dayalı bir Filistin devleti kurulmasını hedefleyen Yasin,
İsrail işgaline karşı hem silahlı hem de diplomatik mücadeleye inanmış ve bu inanç doğrultusunda
hareket etmiştir.
Yasin’in liderliğindeki Hamas, özellikle Gazze Şeridi’nde geniş halk desteği kazanmış ve Filistin
direnişinin en güçlü unsurlarından biri haline gelmiştir. Yasin, bir yandan silahlı direnişi savunurken,
diğer yandan sosyal adalet, eğitim ve yardımlaşma temelli bir toplum inşa etmeye çalışmıştır. Bu
çabalar, Filistin halkı nezdinde onun bir lider ve manevi rehber olarak görülmesine yol açmıştır.
1990’lı yıllarda İsrail tarafından tutuklanarak uzun süre hapis yatan Yasin, 1997’de Ürdün’ün
arabuluculuğuyla serbest bırakılmıştır. Ancak, İsrail’in onun liderliğindeki direnişe karşı duyduğu
korku ve endişe, 22 Mart 2004 tarihinde bir suikastle hayatına son verilmesine yol açmıştır. İsrail
tarafından Gazze’de düzenlenen bir hava saldırısıyla öldürülen Şeyh Ahmet Yasin, ölümünden
sonra da Filistin halkının direnişinde sembol bir figür olarak yaşamaya devam etmektedir.
Şeyh Ahmet Yasin, hem Filistin’in bağımsızlık mücadelesinde hem de Kudüs’ün özgürlüğü için
verilen savaşta bir simge haline gelmiştir. Fiziksel engellerine rağmen, halkına umut aşılayan ve
bağımsızlık davasına adanmış bir hayat süren Yasin, bugün de Filistinliler için bir kahraman,
direnişin ve kararlılığın sembolü olarak anılmaktadır.
Leave a Reply